INTRODUCTION: Among the critical health emergencies stands upper gastrointestinal bleeding. In this study, we aimed to assess the factors that may influence mortality due to upper gastrointestinal bleeding. We also investigated the prognostic significance of the lactate/albumin ratio.
METHODS: Retrospectively included in the study were patients admitted to the internal medicine clinic due to upper gastrointestinal bleeding. Into two groups, the patients were classified based on treatment outcomes: those who recovered and those who died. Demographic data, comorbidities, causes of bleeding, AIMS65, Rockall, and Glasgow-Blatchford scores, as well as lactate/albumin ratios, were compared. Additionally, factors affecting mortality were assessed using univariate and multivariate analyses.
RESULTS: Of the 300 patients included retrospectively, 31 were in the mortality group, while 269 were in the recovery group. In the mortality group, liver cirrhosis was detected in 7 patients (22.6%), whereas in the recovery group, 20 patients (7.4%) exhibited the condition, indicating a higher prevalence among those who did not survive. In the mortality group, malignancy-associated bleeding appeared in 6 patients (19.4%), whereas in the recovery group, it was present in only 9 patients (3.3%), highlighting its stronger association with poor outcomes. Identified as independent risk factors for mortality due to gastrointestinal bleeding were a high lactate/albumin ratio and the existence of malignancy, according to univariate and multivariate analyses.
DISCUSSION AND CONCLUSION: An elevated lactate/albumin ratio in serum stands out as an independent prognostic factor for mortality among patients suffering from upper gastrointestinal bleeding.
GİRİŞ ve AMAÇ: Üst gastrointestinal sistem (GİS) kanaması, kritik sağlık acilleri arasında yer almaktadır. Bu çalışmada, üst GİS kanamasına bağlı mortaliteyi etkileyebilecek faktörleri değerlendirmeyi amaçladık. Ayrıca, laktat/albümin oranının prognostik önemini araştırdık.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Üst GİS kanaması nedeniyle dahiliye kliniğine yatırılan hastalar retrospektif olarak çalışmaya dahil edildi. Hastalar, tedavi sonuçlarına göre iki gruba ayrıldı: taburcu olanlar ve eksitus olanlar. Demografik veriler, eşlik eden hastalıklar, kanama nedenleri, AIMS65, Rockall ve Glasgow-Blatchford skorları ile laktat/albümin oranları karşılaştırıldı. Ayrıca, mortaliteyi etkileyen faktörler univaryant ve multivaryant analizlerle değerlendirildi.
BULGULAR: Retrospektif olarak değerlendirilen 300 hastanın 31’i mortalite grubunda, 269’u ise iyileşme grubundaydı. Mortalite grubunda 7 hastada (%22,6) karaciğer sirozu saptanırken, iyileşme grubunda 20 hastada (%7,4) görüldü; bu durum, sirozun mortalite ile daha yüksek oranda ilişkili olduğunu gösterdi. Mortalite grubunda maligniteye bağlı kanama 6 hastada (%19,4) görülürken, iyileşme grubunda yalnızca 9 hastada (%3,3) saptandı. Bu da maligniteye bağlı kanamanın kötü prognozla daha güçlü ilişkili olduğunu ortaya koydu. Univaryant ve multivaryant analizlere göre, yüksek laktat/albümin oranı ve malignite varlığı, GİS kanamasına bağlı mortalite için bağımsız risk faktörleri olarak belirlendi.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Serumda yüksek laktat/albümin oranı, üst gastrointestinal kanama geçiren hastalarda mortalite açısından bağımsız bir prognostik faktör olarak öne çıkmaktadır.