INTRODUCTION: Thermal ablation techniques including radio frequency ablation and microwave ablation are treatment modalities that have proven efficacy and reliability for the treatment of primary and metastatic hepatic tumors. One of the best measures of the technical success of thermal ablation is local recurrence. The purpose of this study was to determine the incidence of local recurrence after thermal ablation of hepatic malign tumors in our interventional radiology department.
METHODS: A retrospectively maintained database of 83 patients (208 lesions) who underwent thermal ablation from March 2010 to December 2019 for the treatment of malignant hepatic tumors was analyzed. All lesions were assessed regarding age, gender, prior treatment, tumor type, etiology, size, location, and approach of ablation. Imaging and demographic characteristics were compared between groups. Overall intrahepatic recurrence, local recurrence, and intrahepatic distant recurrence were evaluated.
RESULTS: The mean tumor size was 1.8 cm (range: 0.2–7 cm). The lesions were hepatocellular carcinoma in 21 (25%) and metastasis in 62 (75%) patients. These were colorectal liver metastasis (n=52, 63%), pancreatic liver metastasis (n=6, 7%), and other tumors (n=4, 4.8%). The mean follow-up was 32.5 months. The local and intrahepatic distant recurrence rates were 13.9% and 50.6%. The significant risk factors for local recurrence were tumor diameter >3 cm and the presence of intrahepatic distant recurrence. Other parameters had insignificant relationship to the local recurrence rate.
DISCUSSION AND CONCLUSION: After ablation, intrahepatic distant recurrence occurred more frequently than local recurrences, and those with intrahepatic distant recurrence had a higher local recurrence rate.
GİRİŞ ve AMAÇ: Radyofrekans ablasyon (RFA) ve mikrodalga ablasyonu (MWA) içeren termal ablasyon teknikleri, primer ve metastatik hepatik tümörlerin tedavisinde etkinliği ve güvenilirliği kanıtlanmış tedavi modaliteleridir. Termal ablasyonda teknik başarının en iyi ölçütlerinden biri lokal nükstür. Bu çalışmada, girişimsel radyoloji bölümümüzde hepatik malign tümörlerin termal ablasyonu sonrası lokal nüks insidansını belirlemek amaçlanmıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Mart 2010-Aralık 2019 döneminde, karaciğer tümörlerinin tedavisi için termal ablasyon uygulanan 83 hastaya (208 lezyon) ait retrospektif veriler analiz edildi. Tüm lezyonlar, yaş, cinsiyet, önceden uygulanan tedavi, tümör tipi, etiyoloji, boyut, yerleşim yeri ve ablasyon yaklaşımına göre değerlendirildi. Görüntüleme ve demografik özellikler gruplar arasında karşılaştırıldı. Genel intrahepatik nüks, lokal nüks ve intrahepatik uzak nüks varlığı değerlendirildi.
BULGULAR: Ortalama tümör boyutu 1,8 cm (aralık 0,2-7 cm) idi. Lezyonlar, hastaların 21'inde (%25) hepatoselüler karsinom, 62'sinde (%75) ise metastazdı. Bunlar kolorektal karaciğer metastazı (n=52 %63), pankreas karaciğer metastazı (n=6, %7) ve diğer tümörlerdi (n=4, %4,8). Ortalama takip süresi 32,5 aydı. Lokal nüks ve intrahepatik uzak nüks oranları %13,9 ve %50,6 olarak saptandı. Lokal nüks için belirlenen önemli risk faktörleri, >3 cm tümör çapı ve intrahepatik uzak nüks varlığıydı. Diğer parametreler ile lokal nüks gelişimi arasında anlamlı bir ilişki yoktu.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Ablasyon sonrasında, intrahepatik uzak nüks, lokal nükslere göre daha sık ortaya çıkmıştır ve intrahepatik uzak nüks gelişenlerde lokal nüks oranı daha yüksektir.